“Bayanlar ve Baylar” tarih oldu

Leila

Global Mod
Global Mod
Cuma akşamı saat 20.00'de Constantin Schreiber'in ilk sahnedeki görünümü. “Tagesschau” konuşmacısı her zamanki gibi dostane bir tavırla kameraya bakıyor, ardından yine her zamanki gibi seyirciyi selamlıyor, ama sadece görünürde. Çünkü farklı bir şey var. Bir şeyler eksik. “İyi akşamlar” diyor Schreiber, “Size 'Tagesschau'ya hoş geldiniz' diyorum.” Bir hata mı? Hayır, yalnızca gönderenin talimatları. Geleneksel ARD haber formatı, klasik selamlamayı bir kenara bırakıp artık “cinsiyet ayrımı gözetmeyen” bir dil kullanıyor.


Devamını oku sonra Reklamcılık


Devamını oku sonra Reklamcılık


Almanya'nın (Haberler) editoryal ağının bir parçası olan “Leipziger Volkszeitung” tarafından bildirilen, Saksonya'daki okul çocuklarıyla yapılan bir tartışma sırasında Schreiber, “Karar verildi” dedi. Gelecekte, Schreiber, TV izleyicilerini artık eskisi gibi “İyi akşamlar bayanlar ve baylar” yerine, cinsiyet ayrımı gözetmeyen bir “İyi akşamlar” ile karşılaması gerektiğini söylüyor. “E-postada bunun hemen geçerli olup olmadığı veya bu akşam eski selamlamayı kullanıp kullanmamam gerektiği açık değildi.”

Yalnızca Susanne Daubner yeni formülden kısa süreliğine sapıyor


Bu Cuma akşamı “Tagesschau”dan önceydi. Artık Schreiber de yeni kurallara göre ilk kez ana baskıyı açtı. Geçen hafta Pazartesi günü saat 20.00'deki haber programının son moderasyonu sırasında Schreiber hala eski formülü kullandı. Ancak moderatörler bir haftadır yeni talimatlara göre çalışıyorlar – yalnızca Susanne Daubner Pazartesi günü protokolden kısa süreliğine saptı. Ancak Çarşamba günü nihayet “bayanlar ve baylar” ifadesini eklemekten de kaçındı.


Devamını oku sonra Reklamcılık


Devamını oku sonra Reklamcılık


ARD basın ofisi akşam saatlerinde müsait değildi ve Haberler'nin modernize edilmiş selamlamanın nedenleri hakkındaki sorusu şu ana kadar cevapsız kaldı.

Jens Riewa, 2022'de “Tagesschau” karşılama geleneğini kırıp ilk kez “cinsiyet ayrımı gözetmeyen” ana baskıyı açtığında zaten heyecan yaratmıştı. O dönemde yayıncı, klasik hitap biçiminden kalıcı bir sapma planının olmadığını vurguladı.